Atatürkçü Eğitim Sistemi

[Kemalist Forum]

Merhaba sevgili okurlar.KemalistForum makalelerinden sizleri uzun zamandır mahrum ettik.Kaldığımız yerden devam etmek istedik.İlk yazımızda gençlerle ilgili sorunlardan bahsetmişken bu sorunlardan birini daha gündeme getirip tartışalım.

Okullar, öğretmenler, kişiler vb zaman zaman Atatürkçü eğitim sistemini değilde, kendi eğitim sistemlerini uygulama çabasına giriyorlar.Kendini Türk olarak kabul eden birinin sorgulamaması gereken şeyleri sorgulama yanlışına düşüyorlar.Bu soruglamalar ve bu sorgulamaların sonunda öğrencilere aktardıkları bilgi ve çözümlemeler öğrencilerin Türkiye Cumhuriyeti'ne ve Atatürk'e bakış açısını tamamen değiştirebiliyor.

Bir ülkenin gençliğinin geleceği olduğunu ilk yazımızda da üstüne basa basa söylemiştik.Bir ülkenin genç nüfusu nasıl yetişirse, gelecekteki durumda ona göre şekillenir.

Atatürkçü eğitim sisteminin dışına çıkan herhangi bir okul kimin olursa olsun, Atatürkçü eğitimin dışına çıkan öğretmen kim olursa olsun eğitim verme ve verdiği eğitimden para kazanma hakkından men edilmelidir.Çünkü Atatürkçü eğitim sisteminin dışına çıkmak demek 87 yıllık bir çınarın değerlerinin değişime uğraması demek.



Bu durumda Milli Eğitim Bakanlığı'na çok büyük görev düşüyor.Milli Eğitim Bakanlığı, Atatürk'çü eğitim sisteminin dışına çıkanları teker teker tespit edip gereken yaptırımı uygulamalı.Bu konuda taviz verilmemeli çünkü taviz tavizi doğuruyor.Biz gençliğimizden ve değerlerimizden taviz vermemeliyiz.

NOT: Bu yazıda tek bir kesmi, tek bir kurumu ve tek bir okulu hedef almıyoruz.Kesinlikle bunun yanlış yerlere çekilmemesini rica ediyoruz.Bahsettiğimiz okul bir devlet okuluda olabilir bir özel okulda.Biz bu yazıda sadece Atatürkçü eğitimin dışına çıkılmaması için gereken takiplerin yapılmasını istiyoruz.Ayrıca bu yazıyı yazarken Milli Eğitim Bakanlığı'nın görevini yapmadığını düşünmüyoruz, bu yazıyı vatandaşlık hakkımızı kullanarak devletin gerekli makamlarından bu konuda hassasiyet göstermesini arz etmek için yazıyoruz.

[cemelma]

Çok güzel bir yere deyinmişsiniz tebrikler.Şu anda o kadar çok insan ve kurum varki bu ilkelerin dışına çıkan; bunu gerçekten önemsemeliyiz.

[TOGEÇ]

Bu durumda Milli Eğitim Bakanlığı'na çok büyük görev düşüyor.Milli Eğitim Bakanlığı, Atatürk'çü eğitim sisteminin dışına çıkanları teker teker tespit edip gereken yaptırımı uygulamalı.Bu konuda taviz verilmemeli çünkü taviz tavizi doğuruyor.Biz gençliğimizden ve değerlerimizden taviz vermemeliyiz.

Merhabalar,

Oluşturmaya çalıştığınız ortam için öncelikle tebrik ederim. Çok önemli bir amaç için sıvadığınız kollarınızın hiç yorulmadan ve akıl ile işbirliğini kaybetmeden çalışmasını dilerim.

"Milli eğitim bakanlığına çok büyük görev düşüyor" beyanınızı okuyunca birden Hüseyin Çelik'ten başlayarak Nimet Çubukçu'ya devredilen GÖREV(!) geldi aklıma. Ne yazık ki sizin beklentiniz ile onların benimsediği görev taban tabana zıt.

O kadar ki;

Atatürkçü eğitim sisteminin (ki Atatürk'ün kendisi bu sistemi "milli eğitim" olarak nitelemiştir) hiçbir taviz verilmeden, bozmaya çalışanların engellenmesini ve dahası sisteöe olan etkisinin sıfırlanmasını istiyoruz. Peki yukarıdaki şahıslar hangi amaçları koruyup kolluyorlar?

170.000 diplomalı eğitim fakültesi mezunu işsiz dolaşırken, kimleri sözleşmeli veya kadrolu olarak MİLLİ (!) eğitimim eğitmenleri olarak istihdam etmektedirler.

Sözün kısası, mevcut iktidar milli eğitimi yerle yeksan etmeye adeta yemin etmiş halde çalışırken, onlardan Atatürkçü Eğitim Sistemini korumalarını beklemek en hafifinden saflık değilse nedir?

Eğitim sistemi gibi tüm diğer Atatürk devrimlerinin korunması, kollanması ve daha ileriye taşınması görevi de bizzat bizlerin omuzlarındadır. Birilerinden beklemek gidişi hızlandıracaktır.

Saygılarımla,

Kemal Denizer
( T O G E Ç )

[Kuva-yi Milliye]

Merhabalar,

Oluşturmaya çalıştığınız ortam için öncelikle tebrik ederim. Çok önemli bir amaç için sıvadığınız kollarınızın hiç yorulmadan ve akıl ile işbirliğini kaybetmeden çalışmasını dilerim.

Bize verdiğiniz destekten ve iyi niyetli dileklerinizden ötürü teşekkür ederiz.

Aslında evet mecut bakanlıktan birçok şeyi beklemek saflık olur.Ancak bizim bu yazıyı yazmaktaki amacımız önce bakanlığı titizliğe davet etmektir.Bu devranın durmasını dilememiz nedeniyle böyle bir yazıyı yazma gereğini gördük.Hani derlerya "Tatlı dil yılanı deliğiniden çıkarır", bizde o mahitle böyle bir yazıyı kaleme aldık.Elbette bu saflığımız haksızlıkların devamına karşı bu şekilde kalmayacaktır.Vatan ve Cumhuriyet için yaşayan bireyler olarak gereken sözleri söyleyeceğiz.

Tekrar hoşgeldiniz.