Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Oklu Kirpi

Aşağa gitmek

Oklu Kirpi Empty Oklu Kirpi

Mesaj tarafından Kemalist Forum Salı Şub. 09, 2010 4:04 pm

Bu aralar liberal küreselleşmeci cenahtan hep aynı “Ah!”ı duyuyoruz: “Ah bir de CHP milliyetçi olmasa!”
Tabii, CHP’nin altı okunu işine geldiği gibi budama hevesi ne yenidir, ne de özgün:
1960 ve 1970’lerde Devrimcilik sorundur, 1980 ve 1990’larda Devletçilik, 2000’lerde ise Laiklik. Bunların hakkıyla budandığına hükmedilmiş olmalı ki, sıra Milliyetçiliğe gelmiş!
Oklu kirpidir oysa CHP, içine sokulan tüm ajan-kanaat önderi-iliştirilmiş solcu-hırsız-uğursuza rağmen, yönetimine egemen olmuş tüm idari-i maslahatçı siyaset esnafına rağmen, o hala Mustafa Kemal’in partisidir halkın gözünde. Amblemi güneşin, aydınlanmanın ışığıdır ve o ışığın kaynağını da altı ilkesinden alır:
Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik, Devrimcilik.
Kemalizm bu altı ilkeye dayanır.
Küreselleşmecilerin çabası, bu ilkelerin:
1. Modasının geçtiğini, uygulama olanağı olmadığını,
2. Rakı sofrasında keyfi biçimde ortaya atıldığını,
3. Şuradan buradan araklandığı için tutarsız olduğunu ve
4. Zaten zamanında da pek ciddiye alınmadığını
kanıtlamaya çalışmaktır.

İrili ufaklı, alttan üstten pek çok küreselleşmecinin bütün derdi, gücü budur.
Oysa tarih onları yalanlamaktadır:
Kemalizmin temelini oluşturan bu ilkeler tesadüfen bir araya getirilmiş değildir. Cumhuriyetin kurulduğu dönemde rekabet halinde olan liberal, komünist ve faşist ideolojilerin bir alternatifi olarak, Türkiye’ye özgü bir modelin ana hatlarını oluştururlar.
Türk İstiklal Savaşı’nın başarılı örneğini izleyen pek çok mazlum ulus, bağımsızlıklarını kazandıktan sonra da Türkiye ve Kemalizm’e bakmış, dünyanın dört bir yanında Kemalist topluluklar, siyasal partiler kurulmuş, dünya tarihine mal olmuş bağımsızlık önderleri açıkça bu ilkelerden esinlendiklerini ilan etmiştir.
Bırakın yanlış veya keyfi olmayı, bu ilkeler zamanlarının ötesindedir. Örneğin: Devletçilik, daha ABD ve Avrupa 1929 Büyük Ekonomik Buhranını çözmek için harekete bile geçmemişken, ABD’de Roosevelt’in Yeni Düzeninden, J. M. Keynes’in Genel Teoriyi yazmasından önce düşünülmüş, tartışılmış ve uygulamaya konulmuştur.
Nedir devletçilik?
Devletin ekonominin “hakim tepelerini” kontrol ettiği, ancak özel teşebbüsün de mümkün ve arzulanır olduğu, devletin ekonomiyi güdümleyerek işsizlik, büyüme ve enflasyonu kontrol altında tuttuğu sistem. 1933’ten itibaren Roosevelt’in, ardından Keynes’in önerdiği, 1945’ten sonra bütün batı ekonomilerine hakim olan ve 1970’lere kadar da süren ekonomik model.
Bu model 1970’lerin başında krize girince yerine neo-liberal düzen dayatılmış, 1980’lerden itibaren İngiltere ve ABD’den başlayarak tüm dünyaya yayılmıştır. Neo-liberal düzen, devletçi (ya da daha çok bilinen adıyla, Keynesçi) ekonominin azalttığı sınıflar-arası gelir eşitsizliğini yeniden arttırmış, devletçi ekonominin işçiye verdiği kolektif ve bireysel hakları elinden almıştır.
Günümüzde yaşanan yeni kriz, işte bu neo-liberal düzenin krizidir ve çözüm olarak bir kez daha Keynes, bir kez daha devlet kontrolü önerilmektedir.
Tabii neo-liberalizmin eski Maocu savunucuları size bu tür ayrıntılardan bahsetmez, sadece CHP’nin altı oku ne kadar demodedir, onu anlatırlar durmadan.
Şimdi de milliyetçilikle dertleri: Ah keşke CHP milliyetçi olmasa! Hem zaten milliyetçilik de çağımızın hastalığı, geri kalmış, ilkel bir dürtü, değil mi ya?
Hep beraber küreselleştiğimiz şu güzel dünyada, CHP Milliyetçiliği unutsa, Laikliği Fransız değil Amerikan usulü algılasa, Devletçilik ve Halkçılık deyince en kabadayısı İngiliz üçüncü yol tipi bir solculuk anlasa, Cumhuriyetçilik için de PKK’nın önerdiği gibi federatif bir oluşumu kabul ediverse…
Aaahh, ahh! Ne güzel olurdu Türkiye… Majestelerinin iktidarı gideeer, majestelerinin muhalefeti geliiir, hiçbir şey değişmeden halk avutulur, küresel sermaye de tedirgin olmadan Türkiye’ye (Ya da “Adı Eskiden Türkiye Olan Trakya-Anadolu Coğrafyası” falan gibi abuk subuk isimlendirilmiş bir enkazın muhtelif parçalarına) yatırım yapardı.
Ama yapamıyor.
Çünkü kirpi, hala oklu.
Serdar Rıfat Kırkoğlu

Hakimiyet-i Milliye
Kemalist Forum
Kemalist Forum
KF Yönetimi
KF Yönetimi

Mesaj Sayısı : 32
Kayıt tarihi : 28/01/10

https://kemalist.forum.st

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz